Bursa ve İstanbul’da
Geleneksel Tedavi Yöntemleri
NEBEVİ HACAMAT’ta
Hacamat ve kupa terapisi ile sağlık bulun. Peygamberimiz s.a.v’in bizzat tavsiye ettiği bu tedavi yönteminin şaşırtıcı sonuçlarına tanıklık edin.
• HACAMAT NEDİR, NASIL YAPILIR?
Hacamat, lügat olarak emmek mânasına gelen hacm kökünden gelir. Tıbbî tabir olarak kan alma diye tercüme edebiliriz. Bu işi yapana hacim veya haccâm denir. İhticam kan aldırma talebidir. Mamafih hacamat veya ihticam pratikte kan aldırma fiilini ifade için kullanılmaktadır. Kan alma işinde kullanılan âlete mihcem veya mihceme denir. Umumiyetle sığır boynuzundan yapılır, içi boş iki ağızlı bir alettir. Mihcem bazan haccam’ın emdiği kanı toplayan alete ve hatta kan almada deriyi yarmak üzere kullanılan ucu sivri alete de denir.
Aslında bu yarma âletinin ismi mişrat’tır. Araplar, mihcem denen aletin üzerine tatbik edildiği deri kısmına mahceme demişlerdir.
Bu teknik bilgilerden sonra geçmişte uygulanan kan alma usulünü tarife geçebiliriz: Kan iki suretle alınmaktadır: Deriyi yarmadan, deriyi yararak.
* Deriyi yarmadan yapılan hacamat: Mihcem denen -ki umumiyetle boynuzdan yapılmıştır- alet alınır, geniş ağzı, kan alınmak üzere belirlenen yere tatbik edilir, haccâm da öbür ağzından aletin içindeki havayı ağzıyla emer. Alet içerisinde hava azaldıkça kanın dahili tazyikinin de tesiriyle ince damarlardan kan aletin içine, deri mesamatı (cild üzerinde bulunan teneffüse yarayan küçük delikler, gözenekler. )’ndan akmaya başlar. Böylece hacamat yapılan yerdeki kan tıkanıklığı izale olur, önceden duyulan ağrı, sızı hafifler veya tamamen kaybolur.
* Deri yarılarak yapılan hacamat (ki îbnu Hacer fash olarak ifâde etti): Ucu sivri bir aletle -ki buna mişrat ve hatta mihcem de dendiğini belirtmiştik- kan almada kullanılacak mihce-me denen âletin tatbik edileceği derinin üzeri yarılır. Bu durumda, mihceme’nin havası emildikçe kan bu yarılan yerden daha kolay ve daha çabuk akmaya başlar Semüre radiyallahu anh’ın Taberâni’de gelen bir rivayeti Resûlul-lah ‘in bu tarzda hacamat olduğunu ifade eder:
“Resûlullah aleyhissalâtu vesselam bir haccâm çağırdı. O da Efendimizi bir boynuzla hacamat etti. (Bu maksadla) geniş ağızlı bir bıçak kullanarak (derisini) yarmıştı. Benî Fezârelî bir adam bunu görünce: “Ya Resûlallah niye bu adamı, etini kesmeye bırakıyorsun?” dedi Aleyhissalâtu vesselam:
“Bu nedir biliyor musun? Bu hacamattır. Bu sizin başvurduğunuz tedavî yollarının en hayırlısıdır” buyurdular.”
Rasulullah s.a.v buyurdu: “Bal da, hacamat olmada şifa vardır.” [Buharî, Tıbb 3.]